Sentenced – Grave Sweet Grave
Rüyalarımızı çalan şafağa her gün lanet okusak da, gün gelir, ne çalınacak bir rüya kalır ne de görebileceğimiz bir şafak. Tabuttaki sonsuz geceyi aydınlatacak yıldızlar da yoktur.
Cenazemi binlerce kez gördüm rüyamda
Çok güzel…
Şimdi gece çöküyor
ve beni bir kez daha bu rüyaya sürüklüyor…
Yıldızlar yok bu gece, hepsi sönmüş
Pırıltısını savuracak bir ay yok bu gece
…Tek bir alev var yolumu aydınlatan…
İki kişi ayaklarımda, iki kişi de başımda
İki kişi tutuyor, ellerimin uzandığı yeri
Sonsuz uyku, huzur veriyor bana
ve sonsuza dek özgürlüğümü sunuyor
Yapılacak bir şey yok artık
Yaşanacak bir şey kalmadı benim için
Tüm hayatım boyunca bu sonsuz gece için bekledim
ve şimdi zamanı geldi…
Az sonra indirecekler beni buz gibi toprağa
İki kişi ayaklarımda, iki kişi de başımda
İki kişi tutuyor, ellerimin uzandığı yeri
…ve bir kez olsun, hep beklediğim o an gelecek
İşte o zaman şafak artık rüyalarımı çalamayacak…
İki kişi ayaklarımda, iki kişi de başımda
İki kişi tutuyor, ellerimin uzandığı yeri
Mezarım, güzel mezarım: Eve hoş geldin diyorsun bana
Mezarım, güzel mezarım: Şafak vaktine dek senin olacağım
Şafak bundan sonra rüyalarımı çalmayacak.
Çeviri: Selim Şumlu, 2006 (Güncelleme: Temmuz 2011)